-
1 имитировать
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > имитировать
-
2 подделывать
taklit etmek, sahtekarlık etmekТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > подделывать
-
3 имитировать
taklit etmek; taklidini yapmak -
4 подражать
taklit etmek, öykünmek; özenmekребёнок подража́л отцу́ — çocuk babasına öykünüyordu
она́ подража́ет герои́не одного́ рома́на — bir romanın kahramanına özenmektedir
он подража́ет изве́стному писа́телю — ünlü bir yazarın yapıtlarına öykünmektedir
-
5 подделывать
несов.; сов. - подде́латьtaklit etmek, sahtesini yapmakподде́лать ключ — anahtarın kopyasını yapmak
подде́лать чью-л. по́дпись — birinin imzasını taklit etmek
подде́лать докуме́нт — belgenin sahtesini yapmak
-
6 точность
kesinlik; doğruluk* * *жkesinlik; doğruluk, hassaslık; vaktini şaşmama ( пунктуальность)то́чность све́дений — bilgilerin kesinliği
то́чность измери́тельного прибо́ра — ölçü aletinin hassaslığı / doğruluğu
с математи́ческой то́чностью — matematik (bir) kesinlikle
с то́чностью табли́цы умноже́ния — çarpım tablosu kesinliğiyle
установи́ть что-л. с то́чностью до секу́нды — bir şeyi saniyesine varıncaya kadar tesbit etmek
прогнози́ровать что-л. с большо́й сте́пенью то́чности — bir şey konusunda büyük bir isabetle tahminlerde bulunmak
••в то́чности — tıpatıp, elifi elifine, tamamı tamamına
в то́чности скопи́ровать что-л. — bir şeyi tıpatıp taklit etmek
-
7 обезьянничать
-
8 подделываться
несов.; сов. - подде́латься1) ( подражать) taklit etmek, özenmek2) разг. ( искать расположения) gözüne girmeye çalışmak
См. также в других словарях:
taklit etmek — 1) bir şeyin sahtesini, yalancısını yapmak, benzetmek 2) bir kimseye veya bir şeye benzemeye çalışmak Taklit etmeyeceğine, kopya olmaktan, andırmaktan tiksindiğine göre bilmesinin faydası yoktu. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
taklit — is., di, Ar. taḳlīd 1) Belli bir örneğe benzemeye veya benzetmeye çalışma 2) Birinin davranışlarını, konuşmasını tekrarlayarak eğlenme Hele taklitleri? Kadın taklidi, Arap taklidi hepsini birbirinden güzel yapıyordu. Y. Z. Ortaç 3) Benzetilerek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
öykünmek — e Birinin yaptığı gibi yapmak, birine veya bir şeye benzemeye çalışmak, taklit etmek Ölçümüz ve ölçütümüz, varsa yoksa Batı. Batı ya öykünüyoruz. T. Dursun K … Çağatay Osmanlı Sözlük
gelişmek — nsz, biy. 1) Büyüyüp boy atmak, yetişmek, neşvünema bulmak Çalı süpürgeleri bir türlü ağaç hâline gelemeden ama ağacı taklit edercesine gelişir. S. F. Abasıyanık 2) İlerlemek, olgunlaşmak, genişlemek, inkişaf etmek Dünyanın gelişmiş, gelişmemiş… … Çağatay Osmanlı Sözlük
karga — 1. is., İt. carga 1) Bir şeyin asıl durumunu yitirerek baş aşağı olması 2) den. Yelkenleri toplama Birleşik Sözler karga tulumba Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller karga etmek 2. is., hay. b. Kargagillerden, kanatları geniş, tüyleri kara renkte,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
özenmek — e 1) Beğendiği şeye benzemeye çalışmak, yapmaya kalkışmak Biri hukuktan çıkar, hariciye memurluğuna göz diker; diğeri tıbbiyeyi bitirir, aktörlüğe özenir. R. H. Karay 2) nsz Bir şeyi yaparken elden geldiğince iyi yapmaya çabalamak, bir şeye büyük … Çağatay Osmanlı Sözlük
telaffuz — is., db., Ar. telaffuẓ 1) Söyleyiş Bir bebek telaffuzunu taklit etmediğiniz eksik. R. N. Güntekin 2) Boğumlanma Birleşik Sözler telaffuz cihazı telaffuz organı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller telaffuz edilmek telaffuz etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük